40 YILDIR BERLİNLİLERİN HİZMETİNDE

“PROJELERİN ADAMI TACİDDİN YATKIN”

Aynı zamanda 1995 yılından beri Berlin ve Brandenburg eyaletlerinde yeminli tercümanlık yapan Yatkın, evli ve dört çocuk babası. Almanca, İngilizce ve iyi derecede Arapça biliyor.

Hüseyin İşlek / Berlin

Geçtiğimiz günlerde Berlin Başkonsolosu Mustafa Çelik’in ziyaret ettiği “Zentralrat der Türken in Deutschland e.V. – (ATK) Almanya Türk Konseyi” adlı çatı kuruluşunun başkanı 30 yıllık dostum Taciddin Yatkın ile ziyaret sonrası koyu bir sohbete daldık. Daha sonra bir söyleşi yapmaya karar verdik. İşte Başkent Berlin’in en renkli kişilerinden biri olan Berlin Türk Cemaati eski başkanlarından, her derde deva Tacittin Yatkın dostum ile yaptığımız o söyleşi:

Sevgili Tacittin sana çok sorum var. İstersen ben önce sana sorularımı tek tek ya da özetleyerek sorayım sen de toptan cevapla. Haydi gel, “Taciddin Yatkın kimdir?” ile başlayalım. Ne dersin?

Taciddin Yatkın: 1957 yılında Antakya’da doğdum, sevgili Hüseyin abi. İlk ve orta öğrenimimi Antakya’da bitirdikten sonra, yüksek öğrenimini yapmak üzere 1978 yılında Almanya’nın Berlin şehrine geldim. Lisan öğrenimini bitirdikten sonra 1984 yılında iktisat fakültesinden mezun olup Berlin Hür Üniversitesi’nde hukuk fakültesinde okudum. Yabancılar hukukunda uzmanlık ve Berlin Ağır Ceza Mahkemesi’nde jüri üyeliği yaptım kısa bir süre öncesine kadar.

Sivil toplum kuruluşlarıyla tanışman ve siyasi çalışmaların ne zaman başladı?

Taciddin Yatkın: İlk siyasi çalışmalarıma 1984 yılında Berlin’de kurulan Atatürk ve Türk Gençlik Teşilatı isimli dernekte başladım. Burada yönetim kurulu üyeliği yanında, gençlerimizin başta eğitim olmak üzere diğer sorunları ile ilgili çeşitli çalışmalarda bulundum. Akabinde 1987 yılında Berlin’de akademisyenler tarafından kurulan Aydınlar Birliği’nde kurucu üye oldum ve yönetim kurulu üyeliği yaptım.

Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızca da yakınen bilinen Berlin Türk Cemaati’nde (TGB) 1997 – 2000 yıllarında ikinci başkan, 2001 – 2008 yılları arasında ise Genel Başkan olarak aktif görev aldım. Bu süre zarfında vatandaşlarımızın yabancılar hukukundan kaynaklanan sorunları başta olmak üzere diğer hukuki, sosyal, kültürel, ekonomik ve uyumla ilgili sorunlarının çözümünde yardımcı olmaya çalıştım. 2002 yılında Almanya’da ilk defa gerçekleştirilen Türk Günü Şenliği’nde genel koordinatörlük görevini üstlendim ve 2008 yılına kadar sürdürdüm.

Taciddin Yatkın şimdilerde ne yapıyor?

Taciddin Yatkın: Halen, 2010 yılında açılışı yapılan ve senin de izlediğin Almanya Türk Konseyi’nin (ATK) Genel Başkanlığı görevini yürütmekteyim. ATK, Almanya’da halen faaliyetlerini sürdüren çok sayıda Türk sivil toplum kuruluşunun yanı sıra, kardeş Türk Cumhuriyetleri ve Almanya’da bulunan diğer sivil toplum kuruluşlarının fiili katılımları, tam destekleri ile oluşturulmuş bir çatı kuruluşudur.

Peki ATK neler yapıyor?

Taciddin Yatkın: Bulunduğumuz ülkeninin anayasası ile tüm yasalarına ve ulusal, kültürel ve sosyal değerlerine saygılı ve tüm Avrupada ve özellikle Almanya’da yaşayan insanlarımızı ortak ideal ve çıkarları doğrultusunda, sosyal, kültürel, ekonomik, hukuki ve demokratik haklarının korunması, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa Birliği kriterleri ile açıkça belirtilen haklarının ilgili tüm platformlarda sonuna kadar savunulması amacıyla kurulmuş ve bu amacı tüzüğünde açık olarak belirtilmiş olan Almanya Türk konseyi, Alman makamları ile vatandaşlarımız arasında köprü vazifesini üstlenmiş olup, başta üyelerimiz olmak üzere burada yaşayan diğer vatandaşlarımızın her türlü sorunlarında birebir danışmanlık vermektedir.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Taciddin Yatkın: 1978 yılında, yani bundan 41 yıl önce Almanya’ya geldim, burada iki üniversite bitirdim. O günden bugüne daha öğrencilik yıllarımdan vatandaşlarımız için elimden gelen her türlü desteği vermeye çalıştım.

Bu senenin sonunda 31 Aralık 2019’da Allah’tan bir mani olmazsa emekli olmaya çalışacağım. Siyasi ve diğer aktif çalışmalarıma noktayı koyacağım. Fakat bu demek değil ki Tacittin Yatkın artık Almanya’da, Berlin’de değildir. Emekli de olsam bundan sonra çalışmalarıma fahri olarak devam edecek ve buradaki dostlarımıza, insanımıza ve vatandaşlarımıza, her türlü konuda destekve yardımcı olmaya devam edeceğim. Onlarla istedikleri yere gidip gelerek onları yalnız bırakmayacağım. Gönlüm ve kalbim yine onlarla beraber olacak. Buradan herkese selam eder ve onları sevgiyle kucaklarım.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*